Endonezya ile Malezya Arasında “İmpalat” Anlaşmazlığı
Haber ajansları, Endonezya ile Malezya arasında Güney Sulavisi
Denizi’ndeki “İmpalat” bölgesinin mülkiyeti konusunda bir
anlaşmazlık baş gösterdiğini bildirdiler. Malezya bu bölgenin
kendisine ait olduğunu iddia ederek 16.02.2005’te İngiliz-Hollanda
petrol şirketi Shell’e bu bölgede petrol çıkarma ruhsatı vermiştir.
Bilindiği gibi bu bölgede muazzam oranda petrol bulunmaktadır.
Endonezya ise Malezya’nın bu bölgeyi sahiplenme iddiasını şiddetle
reddetmekte ve kendisinin yegâne meşru sahip olduğunu ilan
etmektedir. Endonezya daha önce de hem İtalyan şirketi Aini’ye hem
de Amerikan şirketi Yono’ya orada petrol çıkarma ruhsatı vermişti.
Görünen o ki bu her iki komşu ülke aralarındaki kardeşlik ve
sağduyuyu kaybetmiş, çatışma yolunda yürümeye başlamışlardır.
Bunların her biri bölgeye filosunu göndermiştir. Eğer Allah'ın
rahmetinden mahrum kalırlarsa, aralarında çatışma yaşanması
kaçınılmaz hale gelecektir.
Hizb-ut Tahrir / Endonezya olarak bu meseleye dikkatleri
çekiyor, aşağıdaki hususları açıklıyoruz:
1. Endonezya ve Malezya İslâmî beldelerdendir. Halkları İslâmî
Ümmetin parçası olarak birbirlerinin kardeşleridirler. Dolayısıyla
her iki taraf da mâkul ve sağduyulu olmalı, anlayışlı
davranmalıdır. Bu iki ülke dışında kalan İslâmî Ümmet de mâkul bir
yaklaşımla bu meseleyi düzeltmeli ve aralarını ıslah etmelidir.
Nitekim Allah [Subhânehu ve Te’alâ] şöyle buyurmuştur:
Mü’minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını
düzeltin. [el-Hucûrât 10]
2. Her iki taraf da aralarında çıkacak çatışmayı körüklemede
menfaati bulunan sömürgeci devletlere karşı uyanık olmalıdır.
Nitekim onlar Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nden “bu
suların Endonezya veya Malezya’nın mülkü olmayıp devletlerarası
sulardan olduğuna dâir” bir karar çıkarıp meseleyi
devletlerarasılaştırarak müdâhalede bulunmak ve bölgeye egemen
olmak için fırsat kollamaktadırlar.
3. Muhakkak ki İmpalat, bugün Endonezya’nın eyâletlerinden biri
olan Doğu Klimantan’daki eyâletlerden biri olan Bologan
Sultanlığı’nın bölgelerindendir. -Oradan petrol çıkarmak üzere
müdâhalede bulunan Amerikan ve İngiliz şirketleri haricinde-
Malezya açısından İmpalat’ın Endonezya’ya ait olmasında herhangi
bir sorun yoktur. Dolayısıyla bu sorunun ardında olan bu
şirketlerdir. Bir şirket Endonezya’da nüfuz sahibi olan Amerika
tarafından desteklenmekte iken, diğer şirket Malezya’da nüfuz
sahibi olan İngiltere tarafından desteklenmektedir. Endonezya ve
Malezya bu meseleyi böyle anlamalı, kendi aralarında dostça bir
ortak anlayış oluşturmalı ve sömürgeci kâfirin bu iki halkı
Müslüman ülke arasında çatışma çıkarıp körüklemesine fırsat
vermemelidir.
4. Petrolün mülkiyeti hakkındaki şer’î hüküm ise Müslümanların
beldelerinde olması itibariyle onun Müslümanların ortak
mallarından olmasıdır. Müslümanların yöneticisinin -ister
Amerikan, ister İngiliz, ister İtalyan, ister Hollandalı isterse
bir diğeri olsun- yabancıların şirketlerine onu çıkarma izni veya
ruhsatı vermesi câiz değildir. Petrolün ve Müslümanların
maslahatına olan diğer mâdenlerin çıkarılması hakkı sadece İslâmî
beldeye aittir. Eğer araçlar, üsluplar veya teknikler hususunda
bir ihtiyaç hasıl olursa, ücret karşılığı uzman veya ekipman
kiralanması mümkündür. Fakat kâfir sömürgecilere imtiyazlar
tanımak mümkün değildir.
Binaenaleyh Malezya ve Endonezya’nın yaptığı, sömürgeci kâfir
şirketlere petrol ayrıcalıkları tanımak şer’an bâtıldır.
Müslümanların kavraması gereken gerçek şudur: İmpalat meselesi
Müslümanların beldelerindeki tek mesele değildir ve ağırlığı, çeşidi
ve boyutu bakımından çok sayıda mesele bulunmaktadır. Bunların
önemli bir kısmı temel meselelerdendir ve her yerde Müslümanların
işlerinin gözeticisi olan Hilâfet’in bulunmamasından
kaynaklanmaktadır.