Hizb-ut Tahrir.org Hizb-ut Tahrir.info Al-Ummah.org
Pakistan Resmi Sözcülüğü

Allah, sizlerden iman edip salih amel işleyenleri, kendilerinden öncekileri yeryüzünde Halife kıldığı gibi onları da yeryüzünde Halife kılacağını, onlar için seçtiği dinlerini yeryüzünde hakim kılacağını, (geçirdikleri) bu korku durumlarını güvene çevireceğini vaâdetti. Zira onlar yalnız Bana ibadet eder ve hiçbir şeyi Bana ortak koşmazlar. Her kim de bundan sonra inkâr ederse işte onlar fasıkların ta kendileridir. [Nur 55]



 

Müşerref’in “Keşmir’e Özerklik” Açıklaması, Keşmir’in Teslimiyetinin Alenen Îlanıdır

Fiili maksatlar uğrunda Keşmir üzerindeki Hindu işgâlini korumak üzere Müşerref, “özerklik” ve “sâkin sınırlar” gibi saptırıcı terimler kullanmaktadır. Gerçek şu ki Müşerref’in “özerklik” açıklaması, Keşmir’in teslim edilmesinin alenen îlan edilmesidir. Keşmir’in teslim edilmesi de Pakistan’ın nükleer silahsızlanmasının ve Ahand Barat [Büyük Hindistan] idealinin zeminini hazırlayacaktır. Şüphesiz ki Pakistan halkı, şehidlerin kanlarıyla sulanmış topraklara herhangi bir şekilde ihânet edilmesine izin vermeyecektir. 70.000 Keşmirli Müslüman, Hinduların otoritesi ve egemenliği altında sınırlı “özerlik” veya “otonomi” elde etmek için hayatlarını fedâ etmemiştir! Müşerref ne Pakistanlıların ne de Keşmirlilerin özlemlerini temsil etmektedir. Bilakis o, Hindu politika üreticilerin ve Amerikan think-tanklerinin diliyle konuşmaktadır. Nitekim Hindu politika üreticileri, bu “özerklik” seçeneğini yıllardır önermektedirler.

Bu yeni plâna göre Keşmir üzerindeki Hindu işgâli, statükoda herhangi bir değişim olmaksızın devam edecek ancak halkın soğurulmasını kolaylaştırmak üzere “özerklik” ve “sâkin sınırlar” gibi çekici terimlerle şekerlenmiş ve pazarlanabilir bir hale getirilecektir. Üstelik harcanan çabalar Pakistan halkını, Keşmir’in muazzam sayıdaki kurbanlarının meyvesini verdiği ve Keşmir halkının yaşam koşullarını geliştiren yeni “düzenlemeler” getirdiği yalanına ikna etmeye yöneltilecektir. Amerika, Keşmir meselesini gömmek için olabildiğince acil bir şekilde sorunu “çözmek” istemektedir. Zîra bu mesele, Amerika’nın bölgedeki hedeflerine ulaşması önündeki en büyük engel durumundadır. Pakistan’ın nükleer silahlardan arındırılması, halkın büyümekte olan İslam ve Cihâd arzusuna ket vurulması, Pakistan’ın “Ahand Barat” içerisinde asimile edilmesi ve böylece Çin’in etkilerine karşı konulabilmesi, Amerika’nın bölgedeki çıkarlarının başında gelmektedir. Bu üç hedefin başarılması, Keşmir’in herhangi bir şekilde veya olası imkânlarla “çözümü” sağlanmadan hiçbir somut ilerleme kaydedememektedir. Dolayısıyla arzulanan o ki Keşmir meselesi bakışlardan silinsin ve Pakistan halkının zihninde kaybolsun! Keşmir’in bu şekilde teslim edilmesi, elbette Pakistan’ın nükleer silahsızlandırılmasına ve Ahand Barat’a tedricen götürecektir. Dolayısıyla insanların sokaklara dökülüp Pakistan’ı korumak ve Keşmirli Müslüman kardeşlerini kurtarmak için kanlarının son damlasına kadar kendilerini fedâ etmeye hazır olmaları kaçınılmaz hale gelmektedir. Üstelik Pakistan’daki Müslümanların, Hindistan ile ortak blok olma düşüncesini reddetmeleri, daha da ötesi Orta Asya Müslümanları ile elele vererek Orta Asya’daki ve diğer İslâmî beldelerdeki Müslümanların uğrunda yıllardır muazzam sayıda kurbanlar vermiş olduğu Hilâfet’i kurmaları kaçınılmazdır.

 

Nâvid Butt

 
 HİZB-UT TAHRİR
 Pakistan Resmî Sözcüsü
H. 08 Cumâdâ el-Ulâ 1426
M. 15 Haziran 2005

| ANASAYFA | BEYANLAR | KİTAPLAR | YENİ SAYI |