Kapitalizme göre ekonomik problem, hizmet ve
malların az bulunur olmasındandır. Çünkü mal ve
hizmetler, insan ihtiyaçlarını doyuran vesilelerdir. Bu mal
ve hizmetlerin az olması, insan ihtiyaçlarının doyurulması
veya yeterince doyurulmaması problemini doğurur. Tabii ki mal
ve hizmetlerin az bulunması yanında, bu mal ve hizmetlerin
belirli kişilerin elinde bulunması ve her malın kendilerine
ait olması isteği de problemdir. Ayrıca menfaatcılığın
herkese yerleşmesi sonucu, insanlarda kanaatın kalmaması ve
her malın kendilerine ait olması isteği de problemdir. Yine
menfaatçılığın tek değer ölçüsü yapılması nedeniyle
ahlâkî değerler, ruhî değerler ve bir yaratıcıyı takdis
etme mevzu edilmediğinden asıl ve en büyük problem budur.
Ayrıca dünya ekonomisine kendi çıkarlarına
göre yön vermeye çalışan Amerika gibi ülkelerin diğer
ülkelerin ekonomilerini ve paralarını kontrol etmek için BM’lere
bağlı Güvenlik Konseyi ve IMF gibi kurumlarla o ülkenin
paralarının değerlerini düşürmek, faizi yükseltmek,
malların fiyatlarını yükseltmek ve yeni tür vergiler
koydurmak ekonomik problemi oluşturmaktır.
Kapitalist sistemde toplumun ihtiyacı düşünülür
ve üretim topluma göre yapılıp artırılmak istenir. Bu
konuda fertler tek, tek düşünülmez. Üretim ne kadar çok
artarsa doyurma da o kadar artar. Bu da büyük bir problemdir.
Toplumdaki fertlerin üretimden çok faydalanması,
bazılarının hiç yararlanmaması düşünülmez.
Problemin çözümünü göstermeden,
öncelikle problemin nereden kaynaklandığına bakmamız
gerekmektedir.
Problemin asıl kaynağı yukarıda
belirttiğimiz gibi sistemden kaynaklanmaktadır. O da
kapitalizmdir. Kapitalizmin problem olarak gösterdiği hizmet
ve malların eksikliğidir. Başka ahlâkî ve ruhî değerler düşünülmez.
Bu malların üretimini artırmakla problemin kalmayacağı görüşündedir.
Bu sebeple de bu nizamı uygulayan ülkeler, dünyadaki
kaynakların sadece kendilerine ait olması gerektiği düşüncesi
ile sömürüler kurmuşlardır. Yine bu sistemde elde edilecek
menfaat emek karşılığındadır. Yani kişi, ürettiği
kadarını kullanabilir. Üretim yapmayan menfaat elde edemez.
Ücret iyi olmazsa üretim de düşer, bunun dışında
ülkelerin servetlerinin tükenmesi harplerin neticesi veya diğer
ülkelerin başkasıyla üretim düşebilir, bu da problem
oluşturur.
Bütün bu problemlerin çözümü ancak İslâm’ın
hayata hakim kılınmasıyla oluşur. İslâm’a göre insan,
hayat ve kâinat Allah tarafından yaratılmıştır. Bütün
yaratılanlar Allah’ın mülküdür. Böyle olunca Onun izni
olmadan onları mülk edinmek ve bu mülkte tasarruf etmek
yasaktır. Ancak Onun müsaadesiyle elde edilir, kullanılır ve
harcanır.
İşte insan, hayat ve kâinata bakış;
iktisadı köklü bir şekilde etkilediği gibi yönlendirirde.
Problemi ise mülkü bütün halklara dağıtmakla çözer. İslâm
Devleti toplumda iktisadî dengeyi sağlamayı hedef edinir.
Önce herkesin yiyeceği, giyeceği ve meskenini temin etmek için
imkân sağlar. Bazen doğuştan bazen de sonradan acze düşen
insanların ihtiyaçlarını temin eder. Sonra herkesin lüks
isteklerini temin etmek için fırsat verir.
İslâm’da mülkiyet çeşidini üçe ayırmıştır.
Ferdî, umumî ve devlet mülkiyeti, bunlar birbirine dönüştürülemez.
Problemin çözümünde para sistemini altın
ve gümüşe dayandırmakta esaslardandır. Böylece Dolara bağlılık
ortadan kalkar ve sömürüye dayalı bu devletlerin hâkimiyetini
ortadan kaldırır. Böylece para değeri sabit kalır,
enflasyon olmaz, yatırım olur ve işsizlik ortadan kalkar.
Yine İslâm’da bu probleme çareler vardır, bazıları şöyledir:
Devlet, toprağı işlettirecektir, toprağı halka dağıtır,
toprağını üç sene ihmal eden kimseden alır. İşletmek
isteyene yardım eder, mahsullerini çiftçiler satamazlarsa
devlet peşin parayla bunları alır. Bunları ya biriktirir ya
da dışarı satar. Ticaret yapacaklara faizsiz kredi verir. Böylece
herkes bir şeyler yapmaya çalışır. Ve böylece işsizlik
kalmayacaktır. Her türlü eğitimi ücretsiz sağlayacaktır.
Devlet mülkiyetinden halka dağıtmak, kamu mülkiyetini de
halkın tasarrufu ve faydalanmaları için düzenleme devlete bırakılır.
Eğer bu fazla olursa halka para ve mal dağıtılır. Zekât
zenginlerden toplanır ve bunları fakir, miskin ve Kuran’da
bahsedilen 6 sınıfa dağıtır. Böylelikle devlet vergiye
dayanmaz.
İşte bu neticelere bakarak ekonomik
problemi çözmek için İslâm Devleti’ni oluşturmak
gerekmektedir. Bu nedenle İslâm Devletini kurmak isteyen sahih
bir kitleyle çalışıp hem Allah’ın rızasını kazanalım
hem de bu sıkıntıdan kurtulalım.
|