GENÇLİĞİN KALEMİNDEN Bilâl

 

EKONOMİK PROBLEM ANCAK İSLÂM’LA ÇÖZÜLÜR

 

Kapitalizme göre ekonomik problem, hizmet ve malların az bulunur olmasındandır. Çünkü mal ve hizmetler, insan ihtiyaçlarını doyuran vesilelerdir. Bu mal ve hizmetlerin az olması, insan ihtiyaçlarının doyurulması veya yeterince doyurulmaması problemini doğurur. Tabii ki mal ve hizmetlerin az bulunması yanında, bu mal ve hizmetlerin belirli kişilerin elinde bulunması ve her malın kendilerine ait olması isteği de problemdir. Ayrıca menfaatcılığın herkese yerleşmesi sonucu, insanlarda kanaatın kalmaması ve her malın kendilerine ait olması isteği de problemdir. Yine menfaatçılığın tek değer ölçüsü yapılması nedeniyle ahlâkî değerler, ruhî değerler ve bir yaratıcıyı takdis etme mevzu edilmediğinden asıl ve en büyük problem budur.

Ayrıca dünya ekonomisine kendi çıkarlarına göre yön vermeye çalışan Amerika gibi ülkelerin diğer ülkelerin ekonomilerini ve paralarını kontrol etmek için BM’lere bağlı Güvenlik Konseyi ve IMF gibi kurumlarla o ülkenin paralarının değerlerini düşürmek, faizi yükseltmek, malların fiyatlarını yükseltmek ve yeni tür vergiler koydurmak ekonomik problemi oluşturmaktır.

Kapitalist sistemde toplumun ihtiyacı düşünülür ve üretim topluma göre yapılıp artırılmak istenir. Bu konuda fertler tek, tek düşünülmez. Üretim ne kadar çok artarsa doyurma da o kadar artar. Bu da büyük bir problemdir. Toplumdaki fertlerin üretimden çok faydalanması, bazılarının hiç yararlanmaması düşünülmez.

Problemin çözümünü göstermeden, öncelikle problemin nereden kaynaklandığına bakmamız gerekmektedir.

Problemin asıl kaynağı yukarıda belirttiğimiz gibi sistemden kaynaklanmaktadır. O da kapitalizmdir. Kapitalizmin problem olarak gösterdiği hizmet ve malların eksikliğidir. Başka ahlâkî ve ruhî değerler düşünülmez. Bu malların üretimini artırmakla problemin kalmayacağı görüşündedir. Bu sebeple de bu nizamı uygulayan ülkeler, dünyadaki kaynakların sadece kendilerine ait olması gerektiği düşüncesi ile sömürüler kurmuşlardır. Yine bu sistemde elde edilecek menfaat emek karşılığındadır. Yani kişi, ürettiği kadarını kullanabilir. Üretim yapmayan menfaat elde edemez. Ücret iyi olmazsa üretim de düşer, bunun dışında ülkelerin servetlerinin tükenmesi harplerin neticesi veya diğer ülkelerin başkasıyla üretim düşebilir, bu da problem oluşturur.

Bütün bu problemlerin çözümü ancak İslâm’ın hayata hakim kılınmasıyla oluşur. İslâm’a göre insan, hayat ve kâinat Allah tarafından yaratılmıştır. Bütün yaratılanlar Allah’ın mülküdür. Böyle olunca Onun izni olmadan onları mülk edinmek ve bu mülkte tasarruf etmek yasaktır. Ancak Onun müsaadesiyle elde edilir, kullanılır ve harcanır.

İşte insan, hayat ve kâinata bakış; iktisadı köklü bir şekilde etkilediği gibi yönlendirirde. Problemi ise mülkü bütün halklara dağıtmakla çözer. İslâm Devleti toplumda iktisadî dengeyi sağlamayı hedef edinir. Önce herkesin yiyeceği, giyeceği ve meskenini temin etmek için imkân sağlar. Bazen doğuştan bazen de sonradan acze düşen insanların ihtiyaçlarını temin eder. Sonra herkesin lüks isteklerini temin etmek için fırsat verir.

İslâm’da mülkiyet çeşidini üçe ayırmıştır. Ferdî, umumî ve devlet mülkiyeti, bunlar birbirine dönüştürülemez.

Problemin çözümünde para sistemini altın ve gümüşe dayandırmakta esaslardandır. Böylece Dolara bağlılık ortadan kalkar ve sömürüye dayalı bu devletlerin hâkimiyetini ortadan kaldırır. Böylece para değeri sabit kalır, enflasyon olmaz, yatırım olur ve işsizlik ortadan kalkar. Yine İslâm’da bu probleme çareler vardır, bazıları şöyledir: Devlet, toprağı işlettirecektir, toprağı halka dağıtır, toprağını üç sene ihmal eden kimseden alır. İşletmek isteyene yardım eder, mahsullerini çiftçiler satamazlarsa devlet peşin parayla bunları alır. Bunları ya biriktirir ya da dışarı satar. Ticaret yapacaklara faizsiz kredi verir. Böylece herkes bir şeyler yapmaya çalışır. Ve böylece işsizlik kalmayacaktır. Her türlü eğitimi ücretsiz sağlayacaktır. Devlet mülkiyetinden halka dağıtmak, kamu mülkiyetini de halkın tasarrufu ve faydalanmaları için düzenleme devlete bırakılır. Eğer bu fazla olursa halka para ve mal dağıtılır. Zekât zenginlerden toplanır ve bunları fakir, miskin ve Kuran’da bahsedilen 6 sınıfa dağıtır. Böylelikle devlet vergiye dayanmaz.

İşte bu neticelere bakarak ekonomik problemi çözmek için İslâm Devleti’ni oluşturmak gerekmektedir. Bu nedenle İslâm Devletini kurmak isteyen sahih bir kitleyle çalışıp hem Allah’ın rızasını kazanalım hem de bu sıkıntıdan kurtulalım.

 

Sayı 100...1418-R.Evvel...1997-Temmuz...Yıl-9

Sayfayı Birine Gönder