26 Şubat 1998 tarihli “Hizb-üt
Tahrir” imzalı “Terörist
Bir Devlet Olan Amerika’nın İslâm
Dünyasının Her Yerinden Kovulması Gerekir”
ismini taşıyan bir beyan dağıtılmıştır.
Okuyucularımıza faydalı olur düşüncesi ile bu beyanı
yayınlıyoruz.
Irak yönetimi ile BM Genel Sekreteri arasında anlaşmaya
varılmasına ve imzalanmasına rağmen Amerika, Irak’a
karşı askerî müdahalede bulunma tamtamlarını çalmaya
devam etmekte, Ortadoğu’ya ve Körfeze yığdığı askerî
gücü gün be gün artırmaktadır. Tüm bunları
devletlererası kanunları ve anlaşmaları çiğneyerek gerçekleştirmekte,
içlerinde Güvenlik Konseyi’nde veto hakkına sahip olan ve
Amerika’nın Irak’a karşı askerî müdahalede bulunmasına
karşı birlik oluşturan büyük devletler olmak üzere tüm
dünya devletlerini tehdit etmektedir. İşte bu durum, Amerika’nın
terörist devlet olduğunu güçlendiren olaylardan birisidir.
Dünyada siyasi karar sahibi olabilmek, dünya ekonomisine,
servetine ve parasına hükmedebilmek böylece de tüm dünya
devletleri üzerindeki hegemonyasını zorla kabul ettirebilmek
için kabadayılık, korsanlık ve yol kesicilik yapmaktadır.
Şu anda Körfez’e ve Ortadoğu’ya yığdığı askerî
güç, Amerika’nın gerçek hedefinin BM kararlarını Irak’a
kabul ettirmekten çok daha öte bir amaca yönelik olduğunun
işaretleridir. Bu güç, bölgenin serveti ve tüm varlıkları
üzerinde Amerikan egemenliğini bölgeye zorla kabul ettirmek
için yığılmış bir ihtilal gücüdür.
Ey Müslümanlar! Amerika’nın durumu işte budur. Amerika
düşman ve terörist bir devlettir. Özel çıkarlarını gerçekleştirebilmek
uğruna tüm değerleri ayaklar altına alan Yahudi devleti
gibidir. Bu nedenle Amerika ile; düşman, saldırgan ve terörist
devlet muamelesi yapılmalıdır. “Dost” ülke muamelesi
yapmak caiz değildir. Filistin, Irak, Sudan, Afganistan ve daha
başka müslümanların sorunlarını Amerika’nın eline
teslim etmek doğru değildir. Müslümanları ilgilendiren
herhangi bir soruna müdahalede bulunmasına kesinlikle izin
verilmemelidir.
Bölgede bulunan çok büyük miktardaki Amerikan askerî
varlığı, Körfez ve bölge üzerindeki Amerikan “egemenliği”;
İngiltere’nin askerî varlığı ve “nüfuzu” ile karşı
karşıya bulunan ey müslümanlar; özellikle yöneten ve
yönetilen olarak Araplar, Amerikan ve İngiliz askerî
gücünü tamamen bölgeden söküp atmak, bölgeyi ve İslâm
dünyasının tüm ülkelerini Amerikan egemenliğinden ve
İngiliz nüfuzundan kurtarmak başlıca görevleriniz arasında
yer almaktadır. Bu askerî gücü bölgeden söküp atmak,
bölgeyi ve tüm İslâm dünyasının Amerikan egemenliğinden
ve İngiliz nüfuzundan kurtarmak için her türlü çabayı
ortaya koymalısınız. Yapmanız gereken işlerden bazıları
şunlardır:
1- Amerika ve İngiltere ile diplomatik, siyasî,
ekonomik, askerî ve güvenlik alanındaki tüm ilişkileri
hemen kesmek, bunlardan hangisi ile imzalanmış olursa olsun;
siyasî, ekonomik, askerî ve güvenlik anlaşmalarının tümünü
iptal etmek ve her ne içerilikli olursa olsun yeni anlaşmalar
yapmamak.
2- İngiliz ve Amerikan menşeli tüm sanayi
ürünlerinin kullanımını boykot etmek İslâm ülkelerinin
hangisinde bulunursa bulunsun, Amerikan ve İngiliz
şirketlerini ve yatırımcılarını İslâm topraklarından
kovmak ve tüm kapıları bunlara kapamak.
3- Çözmesi için İslâmî problemlerden herhangi
birisini Amerika’nın, İngiltere’nin ve BM’nin eline
bırakmamak ve müslümanları ilgilendiren herhangi bir soruna
karışmalarını engellemek.
4- Körfez’de, Ortadoğu bölgesinde ve İslâm
dünyasının herhangi bir yerinde var olan Amerikan ve İngiliz
güçlerinin yaptığı harcamalara hiç bir şekilde katkıda
bulunmamak, ortak askerî tatbikatlar yapmamak, İslâm
topraklarından herhangi birisine veya diğer bölgelere
yönelik askerî operasyonlara katılmamak.
5- Amerika, İngiltere veya bunların dışındaki
diğer kâfir devletlerden herhangi birisinin askerî üsler
kurmalarına izin vermemek, Amerikan ve İngiliz askerî
güçlerini Körfez’den, Ortadoğu’dan ve diğer İslâm
topraklarından çıkarmaya çalışmak.
6- İslâm dünyasındaki para birimlerinin Amerikan
dolarına veya İngiliz sterlinine olan bağlarına son vermek
ve İslâm dünyasında bunların “rezerv para” olmalarını
sona erdirmek. Dış ticarette mal ve hizmetlerin değerini
belirlemede dolara bağlı kalmamak.
7- Kağıt para sistemini “Altın” ve “Gümüş”
sistemine çevirmek.
8- Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu (IMF)
ile olan tüm bağları kesmek.
9- Seyredilen, dinlenen ve okunan tüm medya araçları
ile; Körfez bölgesinde, Ortadoğu’da ve diğer İslâm
topraklarında bulunan Amerikan ve İngiliz askerî güçlerine
karşı şiddetli bir kampanya başlatmak. Amerikan ve İngiliz
güçlerini kovmaları için yöneticilere baskı uygulamak.
Amerikan ve İngiliz askerî varlığına, Amerikan
egemenliğine ve İngiliz nüfuzuna karşı müslümanların
duygularını harekete geçirmek. Amerika ve İngiltere’nin müslümanların
en büyük iki düşmanı olduğunu müslümanlara göstermek.
Her ikisini sürekli düşman edinmeleri için müslümanları
hırslandırmak. İngiltere, küfrün başıdır. Çünkü,
Hilâfet Devleti’ni yıkan, Allah’ın indirdikleri ile hükmedilmesine
son veren, Yahudi varlığının kabullenilmesine izin veren ve
onların devlet kurmalarına en büyük desteği sağlayanlar
İngilizlerdir. Aynı şekilde Amerika da, İslâm’ın ve müslümanların
düşmanıdır. Yahudi devletinin koruyucusudur. Yahudilere
para, adam ve silah desteği sağlamakta, siyasî ve manevî
yardımlarda bulunmaktadır. Ortadoğu bölgesinde Yahudilerin
en güçlü devlet olması için çalışmaktadır. İsrail’in
biyolojik, kimyevî ve nükleer her türlü kitle imha silahlarına
sahip olmasına fırsat tanımakta, aynı anda da Irak’ta
bulunan kitle imha silahlarına karşı bölgeye, her türlü
kitle imha silahlarına sahip çok büyük askerî yığınaklar
yapmakta, Ortadoğu bölgesinde Irak’ın askerî gücünü yok
etmek istemektedir.
Ey müslümanlar! Amerikan ve İngiliz güçlerini kovmanız
ve Amerikan egemenliğini sona erdirmeniz için yapmanız
gereken işlerden bazıları bunlardır. Bu işleri yapmak
öncelikle yöneticilerin görevidir. Çünkü bunlar devleti
ilgilendiren işlerdendir. Yöneticileri bu işleri yapmaya
zorlamak işi de sizlerin görevidir. Bizler, bu yöneticilerin
kâfirlerin uşakları oldukları için bu işleri
yapmayacaklarını biliyoruz. Bilakis bunlar; limanlarını,
kışlalarını Amerikan ve İngiliz askerî güçlerine ve
müttefik ülkelerinin güçlerine açtılar. Kardeşleri olan
Irak halkı ile savaşmak için saldırganlarla işbirliği
yaptılar. Suud Devleti ve Körfez ülkeleri saldırgan güçlerin
harcamalarını, Irak’a ve halkına karşı başlatılan
çirkin harcamaları, hacmi ne kadar çok olursa olsun bu saldırgan
güçlerin bölgede ve körfezde kalmaları için yapacakları tüm
harcamaları, tatbikat giderlerini hatta ve hatta
Amerikan-İngiliz askerlerinin lüks harcamalarını dahi
karşılamaktadırlar. Hatta bu korkunç boyutlardaki askerî
harcamalar nedeniyle hazineleri iflas etti, devasa boyuttaki
servetlerine rağmen çok büyük miktarlarda borçlandılar.
Ey müslümanlar! Yöneticilerin görevlerini yapmamaları,
Amerikan ve İngiliz askerî güçlerini kovma girişiminde
bulunmamaları, Amerikan egemenliğini ve İngiliz nüfuzunu yok
etmekten uzak olmaları, bu yöneticilere karşı şiddetli
baskı uygulayarak bu işleri yapmaya onları mecbur etme görevinizi
yapmaktan sizleri muaf tutmaz. Bu yöneticiler üzerinde
şiddetli baskı uygulamak için çeşitli yollar, uslüplar
kullanabilirsiniz. Bu yöneticilerin sizlerin iradesine göre
hareket etmelerini sağlayıncaya kadar bıkmadan, usanmadan
bunu sürdürebilirsiniz. Eğer sizlerin çağrılarına cevap
vermezlerse bu takdirde bunları değiştirmeniz gerekir. Şüphesiz
ki sizler; İslâm’a göre, Amerikan ve İngiliz askerî varlığına,
Amerikan egemenliğine ve İngiliz nüfuzuna karşı
susmanızın haram olduğunu biliyorsunuz. Çünkü münker karşısında
susmak haramdır. Bunları değiştirmeniz farzdır. Çünkü
bunların varlığı, kâfirlere fırsat tanımakta, müslümanlar
ve ülkeleri üzerinde egemenlik kurmalarına neden olmaktadır.
Oysa bu durum İslâm’ın haram kıldıklarındandır ve İslâm
buna cevaz vermez. Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:
“Allah, mü’minler üzerinde kâfirlere kesinlikle yol (egemenlik)
vermez.” (Nisa: 141)
Şüphesiz ki sizler; Amerikan ve İngiliz askerî
güçlerini kovmak için çalışmayan, Amerikan egemenliğini
ve İngiliz nüfuzunu sona erdirmek için çaba göstermeyen,
Yahudi devletinin kurulmasına, ayaklarını sabitleştirmesine
katkıda bulunan ve aranızda Allah’ın indirdikleri ile hükmetmeyen
bu yöneticilere karşı susmanızın haram olduğunu da
biliyorsunuz. Bu nedenle de bunları değiştirmek için çalışmak,
aranızda Allah’ın indirdikleri ile hükmetmesi, Amerikan ve
İngiliz askerî varlığını kovması, Amerikan egemenliğine
ve İngiliz nüfuzuna diğer kâfir devletlerin nüfuzuna son
vermesi için çalışacak, Yahudi varlığını kökünden
söküp atmak üzere Yahudilere karşı cihad ilân edecek,
Allah’ın Kitabı’na ve Rasulü’nün Sünneti’ne göre
biat edeceğiniz yöneticiyi getirmek de üzerinize farzdır.
Artık üzerinizdeki münkere karşı suskun davranma, münkeri
değiştirme çalışmasından uzak kalma günahını atınız.
Kâfirlerin üzerinizdeki egemenliğinden kaynaklanan zilletten
kurtulmak üzere Allah’a ve Rasulü’ne icabet ediniz ki
Allah’ın size emrettiği şekilde yeryüzündeki izzetinize
tekrar kavuşabilesiniz.
“İzzet, Allah’a Rasulü’ne ve mü’minlere aittir.”
(Münafikun: 8)
|