Kapitalistler yaptıkları zulümleri hep
süslü kelimelerle, etiketlerle, süslü kaplama kağıtlarıyla
örtmeye çalışırlar. Gerçek yüzlerini gizliyorlar ki;
insanlar tiksinmesinler ve iğrenmesinler.
Türkiye’deki kredi kartı kullanımı ve
bunun yaygınlaştırılma çalışmaları bu sinsi iğrençliklerden
sadece birisidir. Bankalar büyük reklamlarla adeta
propagandalarla insanları kredi kartı kullanmaya davet
ediyorlar. Peki insanların kredi kartı kullanmasından
bankaların ne kârı vardır? Görünüşte hiçbir kârları
yoktur. Hatta bunu büyük bir hizmet gibi sunuyorlar. Çünkü
insanlar kredi kartıyla hiç para ödemeden giyecek, yiyecek
v.s. gibi ihtiyaç duydukları maddeleri alıyorlar. Bunların
bedelini 30-40 gün sonra ödeyebiliyorlar. Bu ödemeler
vaktinde yapıldığı takdirde kredi kartı sahibi hiç bir
fark ödemesi yapmıyor. Yani faiz ödemiyor.
Fakat kazın ayağı öyle değil!
Bankacılar binlerce kredi kartı sahibinin tümünün kart
ödemelerini vaktinde yapamayacağını, bir kısmının
unutarak bir kısmının da imkân bulamayacağı için ödemeyi
geciktireceği varsayımından hareket etmektedirler. Ve gerçekten
de öyle oluyor. Bir çok kişi ya unutkanlıktan ya da son
ödeme günü elinde para olmadığından ödemeyi geciktiriyor
ve senelik % 375 gibi korkunç bir faizi ödemek zorunda kalıyorlar.
Senede % 375 demek günde % 1’den fazla faiz ödemek demektir
ki bu bankacılıkta görülmemiş oranda yüksek bir faizdir.
İşte bankacıların hizmeti ve işte
kapitalizmin sinsiliği.
|