SÖZLERİNE KARŞI ÇIKAN BİR ADAM HAKKINDA MUÂVİYE’NİN: 'BU ADAM BENİ ŞÂD ETTİ' DEMESİ

Ebû Kubeyl anlatıyor: Muâviye b. Ebu Süfyan, bir cuma günü minbere çıktı. Hitabesi arasında şunları söyledi:

-Mal bizim malımız, fey (sulh yoluyla alınan ganimetler) bizim ganimetimiz! Dilediğimize veririz, dilemediğimize vermeyiz!

Kimse Muâviye’ye cevap vermedi. İkinci cuma yine aynı sözleri söyledi, yine cevap veren çıkmadı.

Üçüncü cuma aynı konuşmayı yapınca cemaattan biri kalktı ve:

-Hayır öyle değil! Mal bizim malımız, ganimet bizim ganimetimiz! Her kim bizimle hakkımız arasına girerse (hukukumuzu vermezse) onu kılıçlarımızla Allah’ın adâletine havale ederiz! dedi.

Muâviye hutbeden indi. Namazdan sonra (maksuresine girdi). Adam gönderip o zâtı huzuruna çağırttı.

Cemaat: -Adamın işi tamam! diye söylenmeye başladı.

Müteakiben halk Muâviye’nin yanına girdiklerinde baktılar ki o kişi sedirde kendisi ile birlikte oturuyor.

Muâviye oradakilere:

-Bu zât beni şad etti, Allah da onu şad etsin! Ben Resulullah (s.a.v.)den duymuştum, şöyle buyurmuştu: “Benden sonra birtakım idareciler olacak (hakikat dışı sözler) söyleyecekler, sözlerine karşı çıkılmayacak. Maymunların itişip zıpladıkları gibi onlar da cehennem ateşinde itişip kakışırlar!” Ben birinci cumada o sözleri söylediğimde kimse sözlerime karşı çıkmadı. Allah Resulünün vasfettiği idarecilerden olmamdan endişe duydum. İkinci cuma aynı sözleri söyledim, yine mukabele görmedim. İçimden: “şüphesiz ben o idarecilerdenim” dedim. Üçüncü cumada ise bu zât kalktı, sözlerime karşı çıktı, beni ihya (şâd) etti, Allah da onu ihya etsin, dedi.

Taberâni. Ebû Ya’la. Heysemi: 5/236