EY MÜSLÜMANLAR! GELİN
TİCARETİN EN GÜZELİNİ GERÇEKLEŞTİRİN
“Ey iman edenler! Sizi acı bir azaptan kurtaracak ticareti size
göstereyim mi? Allah’a ve Resulüne inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah
yolunda cihad edersiniz. Bilirseniz bu sizin için daha hayırlıdır.’’ (Saf 10-11)
“Allah
müminlerden, mallarını ve canlarını, kendilerine cennet karşılığında satın
almıştır” (Tevbe
111)
"Rab'leri dualarını kabul etti: Birbirinizden meydana gelen sizlerden,
erkek olsun, kadın olsun, iş yapanın işini boşa çıkarmam. Hicret edenlerin,
memleketlerinden çıkarılanların, yolumda ezaya uğratılanların, savaşan ve
öldürülenlerin günahlarını elbette örteceğim. And olsun ki, Allah katından bir
nimet olarak, onları içlerinden ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Nitekim güzeli
Allah katındadır." (Al-i İmran 195)
"Sabrettiğinize karşılık size selam olsun! Dünya yurdunun sonu (cennet)
ne güzeldir!’’ (Ra’d 24)
Ey İslam Ümmeti! Ne oldu size? Uğruna yoğun
gayretler sarf ettiğiniz ve halen meşgul olduğunuz bugünkü ticaret anlayışınızın
hüsrana dönüştüğü, dünya ve ahiretinizi kararttığı sizlerin idrak sahanızın
dışında mı gelişmekte? Yoksa düşüncesizce yaptığınız alışverişin vermiş
olduğu ağırlığı ve acıyı uzuvlarınızda hissetmiyor musunuz? İslam
hükümlerinin tatbik edilmediği, İslam beldelerinin tamamen işgal altında bulunduğu,
ümmetin evlatlarının tek tek vede topluca katledildiği, sömürgeci kafirlerin
kokuşmuş sistemlerini müslümanların üzerinde zoraki tatbike çalışıldığı,
maddi zenginliklerin sömürgeci güçlerin kaçınılmaz kaynakları haline getirildiği
böylesi bir ticarete rıza göstermek asla kabul edilir değildir. Daha kötüsü akideye
açıkca saldırıldığı şu günlerde bunu bahşiş alırcasına kabullenmek iflastan
iflasa koşmaktan başka neyin izahı olabilir ki? Bu kadar rahatça her şeyi sarf etmen
gelecekteki teminatı yani cenneti garantilemenden dolayımıdır? Hayır!..
Hayır!..Böylesi bir alışveriş asla görülmüş değildir. Görüldüğünü de ne
tarih yazdı nede şahit oldu. Böylesi ticareti reddeden müslümanların ödedikleri
bedeli ciltler dolusu sayfalarla izah etsek azdır. İşte sizlere bunun bir kaç
örneği:
“Senden önce nice
peygamberler yalanlandılar da, onlar kendilerine yardım erişinceye kadar yalanlanmaya
ve her türlü eziyete sabrettiler, dayandılar’’ (En’am 34)
Huzeyfe (ra) Hendek savaşından
şöyle bahsediyor :
"-Yeğenim! Allah’a yemin
ederim, Resulullah’la (S.A.V) beraber Hendek muharebesinde durumumuzu hatırlıyorum. Dedi ve korkuya,
açlığa ve soğuğa, nasıl dayandıklarını anlattı.’’ (İbn-i İshak)
Cennet konusunda Resulullah (sav)le beraber olan
sahabe bu kadar emin olamazken ey ümmet! sizler nasıl olurda bu kadar tutarsız bir
alışverşi kabullenirsiniz?
II. Akabede yaşanan çetin Pazarlıktan bir bölüm
aktararak bu konuya dikkatlerinizi çekmek istiyoruz:
Cabir (ra) anlatıyor : "Hac mevsiminde
Resulullahın yanına vardık. Akabe yolunda buluşmak üzere sözleştik. Birer ikişer
orada toplanmaya başladık. Herkes hazır olduğunda :
-Ey Allah’ın Resulü, hangi
hususlarda sana biat edelim? dedik. Resulullah (S.A.V): Gençlikte de, ihtiyarlıkta da dinleyip itaat etmek,
darlık ve bollukta infak etmek, iyiyi emredip kötüden sakındırmak üzere bana biat
edin, Allah yolunda hiç bir kimsenin kınamasına aldırmayın, memleketinize geldiğimde
canlarınızı, mallarınızı, karılarınızı ve çocuklarınızı koruduğunuz gibi
benide koruyup, bana yardım ediniz… diye buyurdu. Ensar :
‘’Ey Allah’ın Resulü! Biz
bunları yerine getirdiğimiz takdirde karşılı-ğında bize ne var? dediler. Resül (S.A.V)de : "Cennet var.’’
buyurdu’’ (İbn-i İshak)
Başka bir örnekte Yasir ailesinin güçlüklere
tahammülü ve aldığı karşılığı Cabir (ra) dan gelen rivayetten
aktarıyoruz :
Cabir (ra) eziyet edildikleri sırada
Resulullah’ın Ammar ve ailesine gelerek şöyle dediğini nakletti:
‘’-Müjdeler olsun Yasir ailesi! Sizin yeriniz
mutlaka cennettir.’’ (Taberani)
İşte onlar büyük kazanç için büyük değerler
ortaya koydular. Değerli olana yani İslam akidesine, ondan doğan hayatlarını izzetli
kılan şer’i hükümlere talip oldular. Şirkten ve cahiliyenin kokuşmuş düzeninden
yüz çevirdiler.
Ya sen ey müslüman! Bugün yaptığın
alışverişin farkındamısın? Değerli olan İslam akidesi ve ondan kaynaklanan
şer’î hükümleri bırakıp kokuşmuş, insan fıtratına tamamen ters düşen,
zulümkar, zorba ve kan emici düzenler olan demokrasi, cumhuriyet, laiklik, sosyalizm,
mil liyetçilik ve bunlardan doğan ilkeleri nasıl olurda bünyene kabul edebilir ve
sahiplene bilirsin.
Ey müslümanlar! Yukarıdaki ayetler ve hadislerin
gösterdikleri deliller, sahabe ve onlardan sonra gelenlerden nakledilen örnekler sizlere
bir şeyler çağrıştırmıyor mu? Sizler bunlarla muhatap değilmisi niz? Yoksa küfür
sistemleri sizlere ebedi bir ömürmü bahşetti? Sömürgecilerden arta kalan malların
tükenmeyeceğinimi zannediyorsunuz? Allah (cc) bunların ebedi olmadığını
Kur’an’ı Kerim’ de açıkça beyan etmiştir :
‘’Her canlı ölümü tadacaktır.’’ (Enbiya 35)
‘’Sizde
olanlar tükenir ama, Allah katında olanlar sonsuzdur.’’ (Nahl 96)
Ey müslümanlar! Gelin, ucuz cennet anlayışından
kurtulun. Elinizden gitmesinden korktuğunuz can ve mallarınızın baki olmadığını
hatırlayın ki yaptığınız alışverişlerin gerçeği ve kıymeti ortaya çıksın.
Şunu unutmayın ki cennet ancak verilen ahidlerin yerine getirilmesiyle elde edilir. Bu
ise imanın gereği olan Allah’a ve Resulüne tam anlamıyla ittiba etmek ve
getirdiklerine tereddütsüzce sarılmakla mümkündür.
Yüz çevirenlerinse alışverişi kaybedenlerden
olacağı bununlada kalmayıp çetin bir azaba uğratılacağı şu ayetde
bildirilmektedir :
‘’Neredeyse cehennem öfkesinden çatlayacak! Her
ne zaman oraya bir topluluk atılsa, onun bekcileri onlara ; Size (bu azap ile)
korkutucu bir peygamber gelmemişmiydi ? diye sorarlar.’’ (Mülk 8)
|
|